Bu gece yine sensizlik var
Bir yalnızlık ki çöküyor üstüme
Denizdeki yakamoz da üşüyordur simdi
Benim üşüdüğüm gibi
Unutuyorum kendimi resmine bakarken
Asığım ben bu resmine
Duvarda asılı olsa da resmin.
Sensiz geçiyor bu gece sevdiğim
Tıpkı diğer geceler gibi
Şimdi sıcak mı soğuk mudur elin
Günler oldu elin elime değmedi
Seni beklesem de bu gece gelir diye
Biliyorum gelmeyeceksin sen yine
Bin bir umutla beklediğim geceler gibi
Bu gece de seni beklemem nafile
Bu soğuk sonbahar gecesin de
Ağaçlardan düşen yapraklar da
Esen soğuk rüzgârda hüzün var
Sevdiğim yağmur yağarken
Hüznü hissedebiliyorum
Hüzün dolu yüreğim ve sensizlik
Kuru hıçkırığımla ağladı iki gözüm
Hasretin sabrımı tüketiyor sevdiğim
Gel de bir yüzünü göreyim
Kadehimden her yudum içişim de
Hep kızdım bu kadersizliğime
Hiç sevmediğim adından bile hüzün duyduğum hüzün şiirlerini rabbim banada nasip etti..
hüzün”hüzün ne kadarda ayrılıkları, hasretleri yakarıpta yalvarmaları duanın duyulmadığı gibi..
evet derler ya yağmur ekip fırtına biçmek gibi..
hüzün yok oluşa hüzün.kahroluşa hüzün..
sevgiyi bulup’ta kaybedenlerin ummaların ve gidipte dönmemelerin içine sinmiş bir terk edilmişliktir HÜZÜN
24 Kasım 2009 Salı